Abbas bin Abdülmuttalib, Peygamber efendimiz Hz Muhammed (sav)'in en çok sevdiği amcalarından Abdulmuttalib'in en küçük oğludur. Künyesi Ebu'l-Fazl olup babasının adı Abdulmuttalib, annesinin adı Nuteyle'dir. Hz Abbas, Peygamber efendimizin doğumundan iki veya üç yıl önce Mekke'de dünyaya geldi. Yani Peygamber efendimizden üç yaş büyüktür. Abbasî halifeleri Hazreti Abbas'ın soyundandır.
Hazreti Abbas, beyaz tenli, güzel yüzlü, yakışıklı, iri yapılı ve uzunca boylu idi. Sesi pek kuvvetli ve gür idi. Peygamber efendimize yakınlığı ve faziletlerinin çokluğundan dolayı herkes tarafından sevilir, sayılır ve hürmet edilirdi. Çok zengin ve cömert olup, ikram ve ihsanları boldu. Köleleri satın alıp hürriyetine kavuştururdu. Yakın akrabayı ziyaret etmeye dikkat eder, muhtac olanlara yardımda bulunurdu. Kızlarından başka on erkek evladı vardı. Bunlardan Abdullah bin Abbas ilimde çok yüksekti.
Abbas bin Abdülmuttalib, Mekke'nin önde gelen tüccarlarındandı. Büyük bir servete sahipti ve faiz karşılığı borç para verirdi. Mekke'de hacılara su dağıtma (sikaye) görevi ona verilmişti. Hz Muhammet peygamberliğinin ilk yıllarında İslamlığa yaptığı çağrıları kabul etmemekle beraber karşı da çıkmadı. Ebu Talip ölünce Hz Muhammed'in koruyuculuğunu üstlendi ve ikinci Akabe biatında Hz Muhammed ile birlikte bulundu. Bedir Savaşı'nda (624) Müslümanlara tutsak düştü. Fidyesi (kurtuluş akçesi) ödenerek serbest bırakıldı. Bazı söylentilere göre bu sırada İslamlığı kabul etmiş, ancak bunu bir süre gizlemiş ve Hz Muhammed'in ısrarı üzerine de Mekke'ye geri dönmüştür. Mekke'de kaldığı sürece boş durmadı ve Kureyş'in savaş planlarını yeğenine bildirdi. Mekke'nin fethinden önce Müslümanlığını açığa vurdu ve Hz Muhammed'e katıldı. Kureyş'in Reisi Ebu Süfyan'ı yanına alıp Hz Muhammet'in yanına götürdü, o da İslam Ordusu'nun gücünü anlayıp Mekkelilerin boş yere savunma savaşına girişmelerine engel oldu. Böylece Mekke kan dökülmeden alındı (630). Huneyn Savaşı'nda da Hz Muhammed ile birlikte bulundu. Hz Muhammed Veda Haccı sırasında faizin yasaklandığını duyururken kaldırdığı ilk faizin de amcası Abbas'a ait olduğunu belirtti. Hz Ömer ve Hz Osman'ın her zaman saygıyla karşıladıktan Abbas'tan İslam tarihçileri övgüyle söz ederler. Daha sonra kurulacak olan Abbasi Devleti'nin halifeleri onun soyundan geldiler.
Abbas radıyallahü anh ömrünün sonuna doğru göremez oldu. Hazret-i Osman'ın şehid edilmesinden evvel Medine-i münevverede vefat etti. Cenaze namazını hazret-i Osman kıldırdı. Cennet-ül-Baki Kabristanına defnedildi.
Hazreti Abbas, beyaz tenli, güzel yüzlü, yakışıklı, iri yapılı ve uzunca boylu idi. Sesi pek kuvvetli ve gür idi. Peygamber efendimize yakınlığı ve faziletlerinin çokluğundan dolayı herkes tarafından sevilir, sayılır ve hürmet edilirdi. Çok zengin ve cömert olup, ikram ve ihsanları boldu. Köleleri satın alıp hürriyetine kavuştururdu. Yakın akrabayı ziyaret etmeye dikkat eder, muhtac olanlara yardımda bulunurdu. Kızlarından başka on erkek evladı vardı. Bunlardan Abdullah bin Abbas ilimde çok yüksekti.
Abbas bin Abdülmuttalib, Mekke'nin önde gelen tüccarlarındandı. Büyük bir servete sahipti ve faiz karşılığı borç para verirdi. Mekke'de hacılara su dağıtma (sikaye) görevi ona verilmişti. Hz Muhammet peygamberliğinin ilk yıllarında İslamlığa yaptığı çağrıları kabul etmemekle beraber karşı da çıkmadı. Ebu Talip ölünce Hz Muhammed'in koruyuculuğunu üstlendi ve ikinci Akabe biatında Hz Muhammed ile birlikte bulundu. Bedir Savaşı'nda (624) Müslümanlara tutsak düştü. Fidyesi (kurtuluş akçesi) ödenerek serbest bırakıldı. Bazı söylentilere göre bu sırada İslamlığı kabul etmiş, ancak bunu bir süre gizlemiş ve Hz Muhammed'in ısrarı üzerine de Mekke'ye geri dönmüştür. Mekke'de kaldığı sürece boş durmadı ve Kureyş'in savaş planlarını yeğenine bildirdi. Mekke'nin fethinden önce Müslümanlığını açığa vurdu ve Hz Muhammed'e katıldı. Kureyş'in Reisi Ebu Süfyan'ı yanına alıp Hz Muhammet'in yanına götürdü, o da İslam Ordusu'nun gücünü anlayıp Mekkelilerin boş yere savunma savaşına girişmelerine engel oldu. Böylece Mekke kan dökülmeden alındı (630). Huneyn Savaşı'nda da Hz Muhammed ile birlikte bulundu. Hz Muhammed Veda Haccı sırasında faizin yasaklandığını duyururken kaldırdığı ilk faizin de amcası Abbas'a ait olduğunu belirtti. Hz Ömer ve Hz Osman'ın her zaman saygıyla karşıladıktan Abbas'tan İslam tarihçileri övgüyle söz ederler. Daha sonra kurulacak olan Abbasi Devleti'nin halifeleri onun soyundan geldiler.
Abbas radıyallahü anh ömrünün sonuna doğru göremez oldu. Hazret-i Osman'ın şehid edilmesinden evvel Medine-i münevverede vefat etti. Cenaze namazını hazret-i Osman kıldırdı. Cennet-ül-Baki Kabristanına defnedildi.
Yorumlar
Yorum Gönder